Translate

17 Ağustos 2008 Pazar

► GÜZELLİĞİN VE KOZMETİĞİN TARİHİ

Kozmetik kullanımının tarihi, geçmişi çok eskilere dayanıyor. Eski Mısır’da kadınların göz kapaklarını boyamak için rastık kullandıklarını, Kleopatra’nın cildini beyazlatmak ve yumuşatmak için sütle yıkandığını biliyoruz.
Günümüzden 3000 yıl önce, Eski Yunan kadınları kurşun karbonatla boyanarak yüzlerini soldurmaya çalışıyorlardı.
19. yüzyıla kadar, yüz beyazlatmada, içinde karbonat, hidroksit ve kurşun oksit bulunan özel bir karışım kullanılıyordu. Her kullanımda bedende biriken bu maddeler, sayısız fiziksel rahatsızlığa neden olur; kimi zaman kasların felç olmasına ya da ölümlere yol açardı.
19. yüzyılda bu ölümcül karışımın yerine, içinde çinko oksit bulunan yeni bir yüz pudrası kullanılmaya başlandı. Göz pudrası olarak kurşun ve antimuan sülfürü, dudak boyası olarak civa sülfürü ve gözlerin parlamasını sağlamak için de güzelavratotu gibi zehirli maddeler kullanılıyordu.
Terlemeyi önleyen ve etkin maddesi alüminyum klorür olan terlemeyi baskılayan koku gidericiler de 1890’larda ortaya çıktı.
1940’larda, yarattığı cilt sorunları nedeniyle, alüminyum klorürün yerini, günümüzde de kullanılan alüminyum klorohidrat aldı.
Kozmetik endüstrisinin günümüzdeki anlamıyla büyümeye başladığı dönem, 20. yüzyılın başları. 1910’lu yıllarla 50’li yıllar arasında, gazete ve dergilerde çıkan yazılar aracılığıyla, kadınlara, egzersiz, diyet ve kozmetiklerle saç ürünlerinin düzenli kullanımının kendilerini daha çekici yapacağı anlatıldı. Daha önceleri bu tür güzellik yardımcılarının yalnızca ahlaksal değerlere bağlılığı kuşkulu çevrelere özgü olduğu düşünülürdü.
Sinemanın bulunuşu ve renkli film yönteminin geliştirilmesi, kozmetik endüstrisi açısından bir dönüm noktası oldu.
İlk kadın sinema oyuncularından Theda Bara’nın beyazperdedeki, Helena Rubinstein kozmetik ürünleriyle süslenmiş görüntüsü sansasyon yaratmıştı.
Rubinstein, rimeli ve renklendirilmiş pudra kavramını geliştirdi. Fransız sahne sanatçılarından etkilenerek gözleri renklerle gölgelendirmeye başladı; dudakları kırmızıya boyayarak belirginleştirdi. Hollywood’da makyaj sanatçısı olan Max Factor ise, o dönemlerde çok çeşitli ürünlerle kozmetik endüstrisine katkıda bulunan bir başka addı. Onun ürünleri, film teknolojisindeki gelişmelerin sonucuydu; çünkü, renkli filmlerde istenen etkilerin yaratılabilmesi için oyunculara farklı makyajlar yapılması gerekiyordu.
Birinci Dünya Savaşı’nın da kozmetiğin yaygınlaşmasında önemli rol oynadığı düşünülüyor. 1910’ların sonunda kadınlar hem toplumsal hem de ekonomik açıdan özgürleştiler.
1920’lerde, sinema sayesinde beyaz ten modası tarih oldu; artık, bronz ten modaydı. İkinci Dünya Savaşı sırasında naylon çorap kıtlığı nedeniyle çıkan “bacak makyajı“ modasının ardından, 1950’lerde, bronzlaştırıcı ürünlerin reklamlarında artış oldu. Aynı yıllarda, televizyonun yaygınlaşmaya başlamasıyla, “Procter&Gamble” gibi sabun firmalarının sponsorluk yaptığı bazı radyo programları da televizyona taşındı. Kozmetik ürünlerinin reklamları yaygınlaştı.
1960’larda, hem takma kirpiklerin hem de “doğal” kozmetik ürünlerinin popülerliğinde artış oldu. Doğal ürünler, havuç suyu ve karpuz özü gibi bitki kökenli karışımlara dayanıyordu.
1970’lerde, ABD’de soyu tükenmekte olan canlıları koruma yasasının yürürlüğe girmesiyle, belli bitkilerin kozmetik üretiminde kullanılması yasaklandı.
Sonraki yıllarda, hem teknolojideki ilerlemeye, hem de kozmetik pazarının doymak bilmeyen açlık duygusuna bağlı olarak, çok daha karmaşık ve çeşitli ürünler üretilmeye başlandı.

3 Ağustos 2008 Pazar

► YIĞIN İLETİ (SPAM) NEDİR?

Yığın İleti (SPAM) Nedir?
Elektronik posta (e-posta), internet'in en eski ve halen en vazgeçilmez iletişim araçlarından birisidir. E-posta, fiziksel, alışılagelmiş posta alımı ya da gönderiminin elektronik olanı ve internet üzerinden gerçekleştirilen, düşük maliyetli ve hızlı duyulan güvenlik, hız, kimlik denetimi gibi gereklilikler göz önünde bulundurulmamıştır ve bu yüzden e-posta altyapısı günümüzde İnternet'in en büyük problemlerine yataklık etmektedir. "Spam" aynı zamanda Geo. A. Hormel and Company (Hormel) şirketi tarafından üretilen domuz eti konservesinin de adıdır.
Spam Nedir?
İnternet üzerinde aynı iletinin yüksek sayıdaki kopyasının, bu tip bir iletiyi alma talebinde bulunmamış kişilere, zorlayıcı nitelikte gönderilmesi “Spam”, YIĞIN İLETİ olarak adlandırılır. Spam çoğunlukla ticari reklam niteliğinde olup, bu reklamlar sıklıkla güvenilmeyen ilgi duyulmaya ürünlerin, çabuk zengin olma kampanyalarını n, yarı yasal servislerin duyurulması amacına yöneliktir. Spam gönderici açısından çok küçük bir harcama ile gerçekleştirilebilirk en mali yük büyük ölçüde iletinin alıcıları veya taşıyıcı, servis sağlayıcı kurumlar tarafından karşılanmak zorunda kalınır.

İnternet kullanıcıları üzerindeki etkileri incelendiğinde iki tip Spam vardır. E-posta aracılığıyla gönderilen spam doğrudan gönderilen iletilerle, bireysel kullanıcıları hedef alır. E-posta spam listeleri genellikle Usenet gönderilerinin taranması, tartışma gruplarının üye listelerinin çalınması veya web üzerinden adres aramalarıyla oluşturulur. E-posta tipindeki spam gönderileri tipik olarak alan kullanıcının masraf yapmasına sebep olur. E-posta erişimi için süreye bağlı para ödeyen her kullanıcı için bir bedel ortaya çıkması kaçınılmazdır. Bununda ötesinde, spam e-postalarının taşınmasının servis sağlayıcılar ve diğer on-line servisler üzerinde oluşturduğu mali yük de doğrudan abonelere yansıyacaktır.
E-posta yolu ile gönderilen spam türlerinden ticari içerikli olan UCE (Unsolicited Commercial e-mail- Talep Edilmemiş Ticari e-posta) adından da anlaşılacağı gibi istemediğiniz halde size gönderilen bir ürünü ya da hizmeti tanıtıcı elektronik posta iletileridir.
İçeriğinin mutlaka ticari olması gerekmeyen UBE (Unsolicited Bulk e-mail Talep Edilmemiş Kitlesel e-posta), aynı anda yüz binlerce e-posta hesabına gönderilen e-posta iletileridir. Bu iletiler ticari içerikli olabileceği gibi politik bir görüşün propagandasını yapmak ya da bir konu hakkında kamuoyu oluşturmak amacı ile gönderilen e-posta iletileri de olabilir. Spam hakkında önemli bir nokta, bir iletinin spam olarak nitelendirmek için kullanılacak ölçütün iletinin içeriği ile hiç alakalı olmamasıdır. Herkesin üzerinde hemfikir olduğu, önemli bir toplumsal duyarlılığa sahip bir konu hakkında görüş bildirmek için kitlesel olarak gönderilen bir ileti de aslında spam olarak nitelendirilebilir.
Bir diğer sık rastlanılan e-posta spam tipi ise MMF (Make Money Fast / Kolay Para Kazanın) iletileri; zincir iletiler ya da piramit benzeri pazarlama yapıları ile ilgili gelen iletilerdir. Piramidin en üstündeki isme para gönderip listenin altına kendinizi eklediğinizde para kazanmaya başlayacağınıza ilişkin iletiler bu tip spam iletilerine örnek olarak verilebilir.
E-posta türündeki spam'in rahatsız edici bir tipi ise, iletinin tartışma listelerine gönderilmesi durumudur. Birçok tartışma listesinde, kimi işlemler sadece liste üyeleri tarafından gerçekleştirilebildiğ inden, spam göndericileri, mümkün olduğu kadar çok listeye üye olmaya çalışarak, liste üyelerinin adreslerini temin ederler.
Diğer bir Spam tipi ise, iptal edilebilir (cancellable) Usenet iletileri aracılığı ile yapılan spamdir. 20 veya daha fazla haber öbeğine aynı anda gönderilen bir ileti spam kapsamında incelenir. Usenet kullanıcıları açısından bu kadar çok sayıda haber öbeğine gönderilen bir iletinin genellikle öbeklerin çoğu, hatta hepsi açısından konu dışı kaldığı tespit edilmiştir. Bu tür spam, sıklıkla haber öbeklerini okuyan ancak çok ender veya hiç gönderi yapmadıklarından e-posta adresleri elde edilemeyen kullanıcı grubunu hedefler. Usernet spamleri haber öbeklerini reklamlar veya ilgisiz iletilerle doldurarak kullanıcı açısından faydasız ve kullanılması zor hale getirir.

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails